- Katılım
- 19 Eki 2024
- Mesajlar
- 37
- Tepkime puanı
- 13
İlk önce merhabalar herkese, abilerim ablamlarım. Ben Mert, 15 yaşındayım. Küçük olsam da bu böcekler ve canlılarla aramda bir bağ var gibi hissettim. Küçük yaşımdan beri kaplumbağa ve kertenkele baktım. Cinslerini o zaman bilmesem de, o an hayatıma renk kattığı noktadır. O zamanlar şimdi ise karınca çiftliğim formatında buldum kendimi. Ben 10 yaşındayken, daha Tuğkan abinin Elraen olduğunu bilmeden önce, yani bu kanalı izleyerek büyüdüm. Lise 1 öğrencisi olduğum için, aslında mesem (yani meslek öğrenicisi olduğum için) hayatım sanayide ve otellerde geçti. Otellerde stajyer pastacı olarak 4 ay çalıştım ama kış sezonu geldiği için çıkartıldım. Aslında 5 stajyer vardı, ben hep güzel yüzlü ve samimi bir insandım fakat benden daha kötü olan arkadaşımı çıkartmadılar, beni çıkarttılar. Neyse, şimdi babamın mesleği olan endüstriyel reklamcılıkta çalışıyorum yani tabelacı. 2025'ten beri babamın yanında çalışıyorum ve bir şey fark ettim: Yolda yürürken geçen bir karınca kraliçesi olduğu görür görmez hemen anladım, hemen test tüpüne koydum (yanımda taşıyorum). Eve gelir gelmez, ilk önce sakitlemesi için ona normal olan su pamuk, test tüpü işte, bu 10 gün sürdü. Ben kraliçeyi karanlık bir yerde asetat kağıdına sarmıştım. Aklıma hep geliyordu, rahatsız etmeyeyim, yumurtlar inşallah falan filan. Ve gerçekten de 10 günün sonunda 25-30 yumurtası var. Hikayem bu kadar, aktif bir forum yorumcusu olmaya çalışacağım en geç. 